DARBE Mİ DEDİNİZ!
Aytuğ Atıcı
18.07.2022
15 Temmuz 2016 tarihinde yaşadığımız HAİN darbe girişiminin şifrelerinin geçen altı yıla rağmen hala çözül(e)memiş olması size de garip gelmiyor mu? Bana garip geliyor doğrusu…
FETÖ terör örgütünü desteklediği açıkça belli olan, örgütün elebaşını misafir (!) eden, koruyan ve FETÖ’ye kapılarını açarak yapılanmasına destek olan ülkelerin liderlerine, AKP Genel Başkanının “dostum” diye hitap etmesi, her fırsatta samimi pozlar vermesi sizin de canınızı sıkmıyor mu? Benim canımı sıkıyor doğrusu…
ABD’de yaşayan FETÖ elebaşının iade edilmesinin ön koşul sayılması için birçok fırsat yakalanmışken bu fırsatların kullanılmaması size de samimiyetsiz gelmiyor mu? Bana samimiyetsiz geliyor doğrusu…
FETÖ’nün askeri, sivil, bürokratik, teknik… velhasıl bütün ayakları bir bir ortaya çıkarılırken SİYASİ ayağının ortaya çıkarıl(a)maması size de acayip gelmiyor mu? Bana acayip geliyor doğrusu…
17-25 Aralık 2013 tarihlerinde AKP’nin dört bakanı, üç bakan çocuğu, bazı bürokratlar, kamu görevlileri ve iş insanlarının rüşvet, yolsuzluk, görevi kötüye kullanma, ihaleye fesat karıştırma ve kaçakçılık suçlarını işledikleri birçok belge ile ileri sürülünce, o güne kadar DOST olan Gülen Cemaati’nin birden FETÖ terör örgütü olarak ilan edilmesi sizin de midenizi bulandırmıyor mu? Benim midemi bulandırıyor doğrusu…
Peki, 17-25 Aralık 2013 tarihinden önce, şimdi FETÖ olarak anılan yapıya yaklaşık 12 yıl güzellemeler düzen, maddi, manevi, siyasi her türlü desteği veren kişilerin SUÇ ORTAĞI değil de MASUM sayılacağı; bu tarihten sonra destek olanların ise suçlu sayılacağına karar verilmesi size de hukuksuz gelmiyor mu? Bana hukuksuz geliyor doğrusu…
Fethullahçı yapılanmanın bir terör yapılanması olduğu ve milli güvenlik için tehdit oluşturduğu 2004 yılından beri Milli Güvenlik Kurulunda defalarca dile getirmesine rağmen gereken önlemlerin alınmaması sizin de kafanızı karıştırmıyor mu? Benim kafamı karıştırıyor doğrusu…
Darbe girişimi öncesinde AKP’den milletvekili olmuş, komisyonlarda üst düzey görevler yapmış, devlet yönetiminde kritik noktalarda bulunmuş ve sonradan FETÖ’cü olduğu anlaşılan siyasetçilerin çokluğu sizi de ürkütmüyor mu? Beni ürkütüyor doğrusu…
Darbe girişimi sırasında Genel Kurmay Başkanı olan Hulusu Akar ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın TBMM’nin davetine rağmen komisyona gelmemesi ve Yüce Meclis’i hiçe saymaları sizce de tuhaf değil mi? Bana çok tuhaf geliyor doğrusu…
Darbe girişiminden son güne kadar, MİT’in ‘habersiz’ olması ve bu nedenle darbe girişiminin engellenememesi, darbe girişiminin hemen öncesinde saat 14 sularında MİT’e giden bir binbaşının darbeyi haber verdiği halde Cumhurbaşkanı’nın darbeyi ‘eniştesinden’ öğrenmesi sizce de şaka gibi değil mi? Bana şaka gibi geliyor doğrusu…
Cumhurbaşkanı’nın darbe girişimini ‘Allah’ın lütfu” olarak değerlendirmesi, darbe girişimi 24 saat içinde kontrol altına alındığı halde olağanüstü hal (OHAL) ilan edilmesi, OHAL’in tam yedi kez uzatılarak iki yıl sürdürülmesi ve OHAL döneminde Anayasa’ya aykırı işler yapılarak ‘Tek Adam Rejimi’nin dayatılması size de korkunç gelmiyor mu? Bana korkunç geliyor doğrusu…
Darbe girişimini araştırmak üzere TBMM’de kurulan komisyonun sadece üç ay çalışıp Cumhurbaşkanı’nın yönlendirmesiyle ek süre talep etmemesi, buna rağmen komisyonun süresi içinde bir rapor hazırlayıp TBMM’ye sunmaması, böylece TBMM Genel Kurulunda görüşme yapılmasının önünün kapatılması ve bütün bunların sonucu olarak meclis araştırmasının ‘hükümsüz’ hale getirilmesi sizde de şüphe uyandırmıyor mu? Bende çok şüphe uyandırıyor doğrusu…
Fethullahçı yapılanma için ‘Ne istediler de vermedik’ diyerek aslında siyasi sorumluluğu açıkça itiraf eden AKP Genel Başkanı’nın halen Cumhurbaşkanlığına devam etmesi sizin de kafanızda soru işaretleri yaratmıyor mu? Benim kafamda yaratıyor doğrusu…
Darbe girişiminden ders almayarak, devlet yönet(emey)enlerin hala çeşitli tarikat ve cemaatlerle işbirliği yapılması sizi de düşündürmüyor mu? Doğrusu beni çok düşündürüyor…
15 Temmuz darbe girişimini engellemek bir yana yukarıda bahsettiğim işlere imza atanların kendilerini neredeyse kahraman ilan etmeleri sizde de kusma duygusu uyandırmıyor mu? Bende uyandırıyor doğrusu…
Doğrusu “darbe” dendiğinde biliyorum ki benim gibi düşünen milyonlarca vatandaşımız var!
‘Darbe’ mi dediniz?